Donatella Di Cesare
Donatella Di Cesare

“Sosyal uzaklaşma” bedeni sınırlar -bulaşmış, bulaşmakta, bulaşabilir ikazlarıyla-ve onu aseptik ve steril sanallığa teslim eder. Bedenin tekno-liberal hegemonyanın geçidi olduğuna inananlar için bir yenilgidir bu. Beden daha çok yoksunluk, dışarıda tutma olarak algılanır. Kendi bedenimiz de başkalarınınki kadar tehlike arz eder. Kendimizle temas etmek de bulaşmaya

neden olur.

“Uzaktan” çalışmak ve yaşamak ekranlarla çevrili olmak demektir. Ekranın belirsizliğinde, tüm bağışıklık paradigması özetlenir: Koruyup, kollayıp, perdelerken dünyaya erişimin açılması. Hiç kimse ekranları salt yüzeyler olarak görmez -bunun geçmişte hiç gerçekleşmediğini varsayarsak. Ve hiç şüphesiz, video konferanslardan "birlikte

yenen" yemeklere kadar mesafe koymanın kullanımları çeşitlendirilip çoğaltıldı.

Fakat bazılarının öne sürdüğü gibi
"ekran deneyimleri" hakkında ne ölçüde konuşabiliriz? Sonuçta, ekranla olan ilişki bakışla ilgili değildir. Dijital keşif, duyarlılığa sahip değildir, organik duyunun dokunsallığı yoktur. Gözlerimiz yüzeye sonsuz bir şekilde

yaklaşsa da bedenin aşmasının mümkün olmadığı bir mesafe hep kalır.

Dijital ortam araya girer, bir yandan iletişime izin verirken diğer yandan ayırır. Zaten yaklaşma da her zaman bir mesafe koymadır. Tam da bu sebeple ortam yüceltilir ve fetişleştirilir. Aracılığı sayesinde, diğerinin -varlığı ile boğulmadan-onun mevcut olduğundan emin olmanızı sağlar.

Övgüler sunulan “uzaktan öğrenme”nin yararları ve rahatlığı buradadır.

Bahar Uysal Karakuş
Bahar Uysal Karakuş

Atölyeye vardığımda akşam oldu. Dolapta bulduğum yeşil bir elmayı ısırdım. Oturup masamın başına, ak kağıda, karşılıklı aynaların çoğaldığı patika yolda yürüyen bir adam çizdim. Yolun sonunda ki bir kadın da adı geçmiş zaman aynası olan, kırılmış bu aynanın büyük parçalarını, dağılmış puzzle parçaları gibi birleştirmeye çalışıyordu. Adam,

parçalar birleşince kaybettiği yolunu bulacak gibiydi. Aynalar Geçidi adını verdiğim çalışmamda, adamın da kadının da artık aynı kişi olmadığını biliyordum.

Mehmet Yıldız
Mehmet Yıldız

"Anılar geçidi gözlerimde.
Hüznün aşinası bir yürek bırakıyorsun,
Evrenin tam orta yerine.
Sonra dönüp gülüyorsun.
Böyledir gitmelerin senin."

Yıldız Coşkun Yegenaga
Yıldız Coşkun Yegenaga

Evladım, çocuklar düşüyor yardım et, kurtar onları diye eşkıya reisinden yardım diler. Eşkıya reisi adamlarına emir verir, çocuklar ve denkler tekrar yerleştirilir. Eşkıya reise; dikkatli olmalarını ve yolun tehlikeli olduğunu söyler ve geçidi açıncaya kadar kafileye yol göstermesi için iki adamını bırakıp diğerleriyle dağlara tırmanır...

Aleksandre Kazbegi
Aleksandre Kazbegi

“Gürcistan, Rus hâkimiyeti altına girmeden önce, bu Simon Çopikaşvili, son Gürcü hükümdarının güzide adamlarındandı. Kafkasya’nın kapısı olan Daryal Geçidi ve bütün dağ kuvvetleri bu adamın yönetimi altında idi.”

Simon Lilly
Simon Lilly

Güney Fransa’daki erken Yunan kolonileri dört taç yapraklı gül baskılı gümüş sikkeler kullanırlardı ve bunlar kutsal kuşatmalar ve dört yön teması araştırmalarında Kelt sanatçılar için ideal modellerdi. Bazı Kelt tasarımlar her çeyrekte motifler ve simgeler içerirken, bazıları tepe surlarının kümelenmiş hendekleri ve geçitlerini andırır. Hatta bazılarında her

geçidi tutan ve koruyan kutsal ağaçlar görülür. Bu şekilde, doğrudan doğruya sikkenin çemberi kavmin kutsal çemberinin, ailenin liderle, toprakla ve ruhlarla bağının bir başka yansısı halini alır.

Durmuş Ali Gülcan
Durmuş Ali Gülcan

O gün Hâfız Abdülezel Paşa bir görülmeliydi. Seksen iki yaşındaki bu büyük kahraman, maharetle idare ettiği atının üzerinde yirmi yaşında bir delikanlı gibi dimdik duruyor, birliklerinin önünde Yunan avcı hatlarına doğru yürüyordu. Çünkü karşıdaki Pırnar tepesinin düşmesi Türk ordusuna Milona geçitlerinin yolunu açacaktı. Nur yüzlü komutan askerlerinin

önünde, onlara şöyle hitab ediyordu:
-Askerlerim! Şu gördüğünüz tepenin zaptı, bizim için pek büyük, pek şanlı bir muzafferiyet temin etmiş olacaktır. Siz Milona Geçidi gibi en geçilmesi zor olan en çetin yerlere hücûm ederek, Osmanlılık Celadetini bütün cihan nazarında ispat eylemiş er oğlu erler olduğunuz cihetle, tevfikât-ı celîle-i Sübhaniye'ye istinaden

bu tepenin üzerinde vukû bulacak haydarâne bir hücûmunuzla, zâten gözü yılmış olan düşmanı külliyen perişan ve sancağımızı dikmekle ilâ-yı şân-ı Osmâniyân edeceğimizi katiyen umut ederim. Eğer bu tepeyi zaptederseniz, önünüzde çiçeklerle süslü, geniş bir sahra, bir cihân-ı zafer açılacak ve bütün millet-i İslâmiyye ve Osmaniyye sizin bu

muzafferiyyât-ı kahramanenizle ilân-ı şükrân ve iftihar edecektir. Analarınız sizi ancak bugün için doğurdu, büyüttü. Yeryüzünde bulunan bütün Müslümanların halife-i akdesi olan şevketlü padişâhımız efendimiz hazretleri sizi ancak bugün için besledi, vatan sizden bugün fedâkârlık bekliyor. Hülâsa, bugün şan ve namus-ı devlet ve millet sizin süngülerinize

istinad etmektedir. Demin söylediğim gibi, eğer gazanferâne bir hücum ile şu tepeyi zabtedecek olursanız, namus-ı vatanı yüceltmiş ve devletimizin gelecek zaferlerini temin etmiş olacaksınız.
Askerlerim! Size en son bir vasiyyetim var ki, ifâsını ricâ ederim. Eğer ben, şu tepenin tarafınızdan zabt olunduğunu görmeden, şehâdet şerbetini içecek olursam, cesedimi

burada toprak altına defnetmeyerek mutlaka bu tepeyi … bu tepeyi zabt ile üzerinde benim için bir mezar kazarak beni oraya gömünüz. Yok eğer tepeyi zabt edemeyecekseniz, bırakın cesedim bu topraklar üzerinde kalsın, vahşi hayvanlara yem olsun!
Evlâtlarım! Sizin dağlar dayanmayan hücumunuza böyle tepeler elbette dayanmaz. Bu cihetle sizden mutlaka bu tepenin zabtını

isterim. Tevfik-i İlâhî rehberimiz, imdâd-ı peygamberî yâverimiz, teveccühât-ı celîle-i hazret-i hilâfet penâhî ise, fark-ı iftihârımızda tâcımızdır.
Haydi arslanlarım! Arş ileri! Dâima ileri!

Haluk Alan
Haluk Alan

Yüksek rütbeden kişilerin resmi geçidi gibi saygı duyarım gözyaşlarına, onların geçmesini beklerim..

Kuter Çelen
Kuter Çelen

Rommel'in kuvvetleri Tunus'a girene kadar bir daha durup savaşmadı. O zaman bile İngiliz Sekizinci Ordusuyla değil Amerikan 2. Kolordusuyla savaştılar. Rommel, Kasarin Geçidi Savaşında Amerikan birliklerine ağır bir darbe indirdi. Kendisi 1.000 asker ve 20 tank kaybederken Amerikalılara 6.000 asker, 183 tank ve 200 top gibi ağır bir kayıp verdirdi.

Halil Burak Sakal
Halil Burak Sakal

Dağlılar Özel Kuvvetlerinin ilk görevi, Kafkasya'nın dağlık coğrafyasına paraşütle inerek Krestovy Geçidi gibi bazı “kilit" dağ geçitlerini Alman birlikleri ulaşana dek Sovyet Ordusuna karşı savunmaktı.
Almanlar 1942 yılının ilk yarısında, Türkistanlılar ve Kafkasyalı Müslümanlardan Alman Ordusu içinde savaşacak resmî lejyonlar kurmaya başladıktan sonra,

cephe geturmuşlardı. Buna bir örnek, Kırım'da kurulan birliktir. Alman Güvenlik Hizmeti'ne (SD) bağlı Hareket Birliği Dlerine karşı savaşmak üzere yerel halktan ve çoğunluğu Tatarlardan oluşan “gönüllü” birlikler.oluşturdu. Bu birlikler, ilk aşamada nefs-i müdafaa bölükleri (Selbstschutzkompanien) olarak örgütlenmişlerdi. Kasım 1942 sonuitibariyle ise sekiz

müdafaa taburu (Schutzmannschaftbattalions) oluşturuldu.